Demre`ye birkaç kilometre uzaklıkta olan Myra, denize bakan kayalar içine oturtulmuş bir kent, belki de türünün Anadolu`daki en güzel örneklerinden. Geniş bir alana yayılmış kalıntılar, mezarlar ve Likce yazıtlardan M.Ö. 5. yüzyıla kadar uzanan eski bir kent olduğu anlaşılıyor. Myra`da yer alan Yunan-Roma tiyatrosunda 35 oturma sırası mevcut. Sahne binası ikinci kata kadar kısmen ayakta kalmış. Halen orkestranın içinde bulunan mermer blok binanın gösterişli cephe mimarisine ait. Myra Nekropolü, mezar yapılarının çeşitliliği bakımından mimarlık tarihi içinde önemli bir yer tutuyor. Tiyatrodaki Deniz Nekropolü ve tepenin doğusundaki Nehir Nekropolünde bulunan ev, tapınak ve lahit şeklindeki mezarlarda Likya`nın geleneksel ahşap mimarisinin uyarlanmış biçimleri görülüyor. Hadrian tarafından yaptırılan, içinde tahıl ambarı da bulunan Andriake limanının Myra ile bağlantısı bulunuyor.
St Nicholas Kilisesi
Yaygın olarak Noel Baba olarak bilinen St. Nicholas M.S. 245`te Patara`da doğmuş ve M.S. 363`de ölmüş. Zengin bir ailenin iyi eğitilmiş oğlu olan St.Nicholas hayatını insanlara özellikle de çocuklara ve denizcilere yardıma adamış. Bu yardımlarının sağladığı ünü, bugüne dek Noel Baba efsanesi olarak gelmiş ve halen güncelliğini koruyor. Demre rahibi olarak insanlara dini ve sosyal yardımlarda bulunan St. Nicholas ölünce Demre`ye gömülmüş ve mezarının yanına adına bir kilise inşa edilmiş. 1080`de İtalyan korsanlar mezarından bazı kemikleri Bari`ye kaçırmışlar. Ancak kalan bazı kemik parçaları bugün Antalya Müzesinde yer alıyor. İlki 5-7 Aralık 1983 yılında yapılan Noel Baba sempozyumu, o günden beri değişik din ve eğilimlerden gelen insanların katılımıyla her yıl tekrarlanıyor. Bu sempozyumda St. Nicholas`ın çizgisinden gidilerek değişik din ve inançlardan insanlara barış, dostluk ve kardeşlik çağrısı yapılıyor.
Myra Kaya Mezarları
Noel Baba kilisesinin kuzeyinde kayalara oyulmuş mezarlar bulunuyor. M.Ö.5. yüzyıla tarihlenen Myra antik kentinin içinde yer alan mezarların çoğunda kabartmalar ve kitabeler mevcut. Buradaki en ilginç mezar ise her iki yanında İyon tipi sütun bulunan ve kapısının üzerinde kabartmalar bulunan kaya mezarı.
Bezirgan Yaylası
Denizden yüksekliği 500 m. olan Bezirgan Yaylası, Kalkan`a seyahat edenlerin görmesi gereken yerlerden sadece biri. Acentaların düzenledikleri turlarla buraya ulaşmak mümkün. Bezirgan`da muhteşem bir manzara sizi bekliyor. Altınızda minik minik adalarla kendinizi uçakta gibi hissediyorsunuz. Avuç içi gibi görünen Kalkan koyundaki çam ormanı arasından zirveye doğru 20 km çıkınca yol ikiye ayrılıyor. Soldaki yolla Bezirgan Köyü`ne ulaşılıyor. Köyün sınırında dik, saç kaplı çatıları olan küçük ahşap evler var. Birbirine çok yakın ahşap
merdivenli bu iki katlı evler, buğday saklamak için kullanılıyor. Turistler için köy çevresi ve
Bezirgan-Ambar arası at turu düzenleniyor. Yörede köy pansiyonları da bulunuyor.